SEO nun 3 Patronu Nedir ?
Diğer dijital pazarlama dallarının aksine konu SEO (Arama motoru optimizasyonu) olduğunda sonuç almak için ilk yapılacak şey bir adım geri atıp neyin, neden yapıldığına ve yapılması gerektiğine bakmaktır.
SEO çalışmalarının 3 ana başlığı bulunur ve biz bunları SEO’nun 3 patronu olarak adlandırırız. Tüm SEO stratejisi bu üç başlık üzerine kurulur ve yapılan çalışmalar aslında bu başlıkların taleplerini karşılar.
SEO’da yüksek kaliteli içerikler, sağlam bir link stratejisi ve teknik olarak sağlam bir web sitesi harikadır. Ancak olaylara daha stratejik ve geniş bir mercekten bakmazsanız bunlar tek başlarına maalesef etkili olmaz.
İşte bu durumda bir adım geri giderek bu 3 patronu dikkate alarak neyi neden yaptığınıza bakmalısınız.
Bu 3 patron işiniz, hedef kitleniz ve arama motorlarıdır. Bu yazımda öncelikli olarak işinizin SEO stratejinizi nasıl şekillendirdiğinden bahsedeceğim. Bir sonraki yazımda hedef kitleniz ve son olarakta oyunun kurallarını belirleyen ve aslında asıl rakibimiz olan arama motorlarını anlatacağım.
Patron – İşiniz
Öncelikle ilk patron yaptığınız iştir. Bu belli bir sektör veya sadece tek bir üründe olsa en önemli unsurdur.
Sermaye
Sermaye, SEO için ayrılan bütçe kesinlikle işletmenizin ihtiyacıdır. Bu konuda ayırabileceğiniz bütçeyi en başta hesaplayıp ortaya koymak planlamanızı ve stratejinizi bu bütçeye göre ayarlamanızı sağlayacaktır.
Bu planlamayı en başta yapmak bütçenizden en verimli şekilde yararlanmanızı ve ilerleyen zamanlarda hesaplarınızın karışmasını engelleyecektir.
Temel Metrikler ve Hedefleriniz
Hedefi olmayan aktiviteler aslında bir işten çok hobidir. Fakat ciddi bir SEO çalışması yapmak istiyorsanız mutlaka ve mutlaka bir hedefiniz olması gerekmektedir. Hedefleri belirlemek için bakılması gereken metrik ise iş hedeflerinizdir.
İş hedefleriniz, pazarlama hedeflerinizi ve pazarlama hedefleriniz de SEO hedeflerinizi belirler. Yola bu şekilde başlayarak hedef kitlenizi, önceliklerinizi ve sonraki adımları belirleyebilirsiniz.
Örneğin hedefiniz daha fazla web sitesi trafiği elde etmekse, ziyaretçilerinize yol gösterebilecek bir rehber hazırlamayı planlarınız içine koyarak bu konuya daha fazla odaklanabilirsiniz. Hedefiniz daha fazla ürün satabilmekse ürün sayfalarınızın optimizasyonuna öncelik vererek bu konuya odaklanabilirsiniz.
Rakipleriniz
Rakipler her zaman göz önünüzde bulundurmanız gereken bir şeydir. Diğer yandan unutmayın ki siz işiniz ile ilgili rakiplerinizi nasıl biliyorsanız potansiyel müşterilerinizde rakiplerinizi biliyor.
SEO söz konusu olduğunda farklı rakiplerde ortaya çıkmaktadır. Sizinle aynı kulvarda olmasa bile potansiyel müşterilerinize bilgi sağlayan web siteleri her zaman bulunur.
Örneğin ürün incelemelerini yayınlayan veya fiyat karşılaştırma siteleri gerçekte size rakip olmasalar bile çevrimiçi dünyada arama sonuçlarında sizin rakibiniz olabilmektedir. Bu yüzden bu tarz rakiplerinizi de mutlaka takip edin ve onlardan yararlanmaktan çekinmeyin.
Sahip Olduğunuz Kaynaklar
Zaman, personel ve bütçe gibi sahip olduğunuz kaynaklarınızı ortaya koyun. SEO çalışmaları hem çalışmalar sırasında, hem de takibinin yapılması dikkate alındığında gerçekten çok fazla zaman alan bir disiplindir.
Eğer bu iş için zaman veya tecrübeli bir personel ayıramayacaksanız dış kaynak kullanmak en mantıklı yol olacaktır. Bütçenize uygun freelancer çalışan SEO uzmanı veya bir SEO Ajansı ile çalışabilirsiniz. Bu sebeplerle öncelikle kaynaklarınızın analizini yapın ve en uygun çözüm yolunu seçin.
Marka ve Popülerlik
Marka kimliğiniz veya ürünleriniz içeriğinizi de belirlemektedir. İçeriklerinizin çok hacimli olması veya gündeme uygun olması önemli değildir. İçerikleriniz uzun vadede markanızla alakalı değilse, aslında zamanınızı iyi kullanmıyorsunuz diyebiliriz.
Uzmanlık
Sen hangi konuda uzmansın? Uzmanlığına mutlaka güvenmelisin ve bunu hedef kitlenize göstermelisiniz. Diğer yandan uzmanlığınız yoksa ancak gerekli bilgileri hedef kitlenize sunmanız gerekmektedir.
Bu durumda ise hedefleriniz ve işinize uygun farklı kişiler ile iş birliği yapmak alternatif bir çözüm yolu olacaktır.
Güçlü Yönleriniz
Güçlü yönleriniz uzmanlıkla bağlantılı gibi gözükse bile aslında yetenekler ve sahip olduğunuz becerileriniz ile daha ilgilidir. Araştırmacı bir yapıya sahip olmak, işiniz ile ilgili çok faydalı ve bilgi veren içerikler hazırlayabileceğiniz anlamına gelir.
Geniş bir sosyal çevreye sahipseniz viral olabilecek bir şeyler oluşturabilmenizi sağlayabilir. Güçlü yönlerinizi mutlaka ortaya koyun ve hedef kitlenize ulaşabilmek için bunlardan yararlanın.
Zayıf yönlerinizi güçlendirebilmek için aynen uzmanlıkta olduğu gibi size yardımcı olabilecek kişiler ile iş birliğine gitmekten çekinmeyin.
Zaman
Her mecrada söylediğim gibi SEO uzun vadeli ve kalıcı bir pazarlama çözümüdür. Diğer yandan arama motorları; algoritmaları sürekli güncelleyen, yeni kriterler ekleyen, eskiden çok önemli olan kriterlerin önemini bir anda yitirebildiği sürekli değişken bir yapıya sahip. Web sitelerinin bu değişken dünyaya sürekli ayak uydurması, sürekli güncel olması ve denetlenmesi gereklidir.
Harika tasarıma sahip bir web siteniz var ve uzun yıllar bu web sitesi ile ilerlerken bu web sitesi günümüz teknik SEO ihtiyaçlarını karşılamıyorsa yeni bir tasarım ile yeni bir web sitesine geçmeyi düşünebilirsiniz.
Yukarıda saydığım başlıklar SEO’nun 3 patronundan birincisi olan “İşiniz” ile ilgili bölümlerdi. SEO stratejinizi belirlemeden önce bir adım geri çekilip; İşinizi, mevcut durumunuzu, hedeflerinizi, güçlü ve güçsüz yönlerinizi mutlaka analiz etmelisiniz.
İşiniz ile alakalı olarak elinizdeki imkanlar, pazarlama için ayırabileceğiniz bütçe ve zamanın değeri vs gibi konuları ele alarak SEO stratejinizin yol haritasını nasıl oluşturabileceğinizi açıklamıştım.
Bu yazımda ise 2. Patron olan kullanıcılar yani “Hedef Kitleniz” hakkında sizlere yol gösterecek başlıkları bulacaksınız.
Kullanıcılar arama yapanlardır. Yani aslında hizmet ettiğiniz insanlar, müşterilerinizdir. Peki bu arama yapanlar kim, nerede, nasıl bir kişiliğe sahip ve en önemlisi neyi neden arıyor? Bu soruların cevabını bilmeliyiz ki içeriklerimizi bunlara göre hazırlayabilelim… Şimdi arama yapan kullanıcılar konusunda biraz daha detaya girelim.
Arama Niyeti ve Alaka Düzeyi
Bu cevabını en kolay bulabileceğiniz sorudur. En kolay diyorum çünkü cevabı bulabilmek için yapmanız gereken tek şey arama motoruna hedef anahtar kelimenizi yazmaktır.
Arama sonuç sayfasında çıkan sonuçlar hedef kitlenizin de gördüğü amaca uygun sonuçlardır.
Şu şekilde anlatırsam biraz daha açıklayıcı olacaktır; Hedef anahtar kelimenizin “Kitap” kelimesi olduğunu varsayalım. Google arama motorunda “kitap” anahtar kelimesi ile arama yaptığınızda çıkan arama sonuçlarını incelediğinizde sadece kitap satan e-ticaret sitelerinin çıktığını göreceksiniz. Bu sonuçlar “kitap” kelimesinde kullanıcıların arama amacının kitap satın almak olduğunu göstermektedir.
Eğer SEO veya diğer dijital pazarlama çalışmalarınızda “kitap” kelimesini hedefliyorsanız içeriklerinizin de buna uygun olarak hazırlanmış olması gerektiğini çok basit bir şekilde öğrendik.
Yani kullanıcıların arama niyeti ile sitenizin içeriğinin örtüşmesi gerekmektedir. Bu kelimede e-ticaret siteleri çıkıyorsa mutlaka sizin de kitap satan bir e-ticaret siteniz olmalıdır. Buda siteniz ile hedef anahtar kelime arasındaki alaka düzeyini göstermektedir.
Anahtar Kelimeye Değil Konuya Odaklanın
En eski SEO tekniklerinden biri içerikleri hedef anahtar kelimeler ile doldurmaktı. Eskiden arama motorları bunu anlamazken günümüz yapay zeka teknolojileri bunları spam olarak görüp web sitelerine ciddi cezalar vermektedir.
Günümüzde içerik oluştururken anahtar kelime yerine konuya odaklanmak gerekmektedir. Arama yapan kullanıcıya cevap verebilecek en kapsamlı sayfayı oluşturmaya çalışmalısınız.
Kullanıcı yaptığı arama ve yakın varyasyonlarda dahil tüm bilgiye içeriğinizde ulaşabilmelidir. Kullanıcının arama konusuna odaklanan tüm konuyu kapsayan bir site olmaya çalışın.
Emin olun ki karşılığını çok iyi bir şekilde alacaksınız.
Hedef Kitlenizi Takip Edin
Hedef kitlenizi takip etmek güncel hayatı takip etmektir. SEO stratejinizin başında ve işleyiş sırasında mutlaka hedef kitlenizin kim olduğunu, sosyal ve ekonomik durumlarını takip etmelisiniz.
Örneğin son günlerde ülkemizde yaşanan döviz ve enflasyon krizleri birçok kişinin hayatını etkiledi. Aynı şekilde pandemi sonrası meydana gelen arama terimlerinin değişmesi gibi durumları mutlaka dikkate alarak SEO stratejinizi içeriklerinizi buna göre şekillendirmek sizi başarıya götürecektir.
Güvenilir Marka Olmaya Çalışın
İnternette kullanıcılar için güven her zaman fiyattan önce gelen kriterdir. İnsanlar bildikleri markalara her zaman güvenirler ve onlar ile daha fazla etkileşime girerler. Bu sebeple markanızı insanlara duyurmalı ve içerikleriniz ile güven telkin etmelisiniz.
Özellikle yeni bir marka veya web sitesiyseniz mutlaka içeriklerinizin güven vermesine ve her fırsatta markanızı ziyaretçilerinize göstermeye çalışın.
Sizi tanımayan insanlar web siteniz ve içerikleriniz ile sizi tanıyacaktır.
Mevsimsel Durumları Dikkate Alın
Ziyaretçi sayılarındaki düşüşler yanlış bir şey yaptığınız anlamına gelmeyebilir. Arama trendleri mevsimsel veya farklı kriterlere göre değişiklik gösterir. Örneğin tatil kelimesinin aranma sayısı mart ayı ile yükselişe geçer ve okulların kapanması ile en yüksek seviyeye çıkar. Okulların kapanması elektronik, video oyunları, oyun konsolu veya yaz okulu gibi kelimelerin aranma hacimlerini yükseltir. Bu gibi mevsimsel durumları dikkate alarak önceden harekete geçebilirsiniz. Bunun dışında belli özel günleri, trendleri dikkate alarak önceden bir planlama ile hazırlık yapabilirsiniz.
Hedef Kitlenizin Peşinden Gidin
Hedef kitleniz yani müşterilerinizin sizinle nasıl temas kurduklarını her zaman anlamaya çalışın. Size gelene kadar izledikleri yolculukları takip edin ki ihtiyaçlarını anlayabilesiniz. Diğer yandan müşterilerinizin hangi platformlarda zaman geçirdiklerini bulmaya çalışın. En basiti yaş grubuna göre hedef kitlenizin hangi sosyal medya platformunda zaman geçirdiğini bularak o platformlara uygun içerikler ile hedef kitlenizin dikkatini çekebilirsiniz.
Ziyaretçileriniz Nelere Takılıyor
Web sitenize gelen ziyaretçileriniz neler yapıyor? En çok nelere takılıyor? Size en çok sordukları soru ne? Ziyaretçilerinizin web sitenizde nelerle mücadele ettiğini anlamaya çalışın ve web sitenizdeki zorlukları, eksiklikleri mutlaka giderin.
Konum ve Dil
İnsanların bulunduğu konumlar ve konuştukları diller nasıl arama yaptıklarını direkt olarak etkilemektedir. Çünkü konumların kendilerine göre şiveleri, kültürleri ve argoları bulunur.
Hedef konumuzda dilin ve kültürün nasıl olduğunu dikkate alarak içerikler hazırlamaya çalışın. Özellikle uluslararası SEO yaptırıyorsanız buna dikkat etmeniz gerekmektedir. Bazı ülke kültürlerinde bazı renklerin kullanılmadığı, bazı hayvanların kutsal olduğu gibi kriterleri dikkate almalısınız. Diğer yandan hedef ülkenizin Almanya olduğunu varsayarsak, Türkçe veya İngilizce bir web sitesi ile başarılı olma imkanınız yok denecek kadar düşüktür.
Mutlaka hedef ana ülkenizin dilinde bir web sitesi ile yola çıkmalısınız. Ayrıca, birden fazla ülkeyi hedefliyorsanız sitenizin uluslararası hale getirildiğinden emin olun.
Erişebilir Olun
İnsanlar robot değildir, aramalarını farklı şekillerde ve farklı cihazlarda yaparlar. Buda web sitenizin farklı kullanıcılar ve cihazlar için her zaman erişebilir olması gerektiği anlamına gelir. Web sitenizin herkes tarafından erişilebilir olduğundan emin olun.
SEO’nun 2. Patronu olan hedef kitle hakkında en önemli başlıkları anlatmaya çalıştım. Çevrimiçi dünyada müşterilerinizi çok daha kolay hedefleyebilir ve çok daha basit bir şekilde onlara ulaşabilirsiniz. Yeter ki hedef kitlenizi iyi analiz edin ve web sitenizden mutlu bir şekilde ayrılmalarını sağlayın.
Arama Motorları
SEO’nun 3 patronu makalemizde sıra son patron olan arama motorlarına geldi. SEO çalışmalarında kriterleri belirleyen en büyük unsur tabi ki arama motorlarıdır. Büyük arama motorları temelde web sitelerini listelerken birçok ortak kritere baksa bile kendilerine özgü farklılıkları vardır.
İyi bir SEO uzmanı, arama motorlarının nasıl çalıştığını ve hangi seo kriterinin ne kadar önemli olduğunu bilmelidir. Diğer yandan en, en ve en önemlisi arama motorlarının aslında bir işletme olduğu, amaçlarının büyümek, para kazanmak ve rakiplerinin önüne geçmek olduğunu gerçekten anlamalısınız. Özet olarak hiçbir arama motoru özünde asla “hayır işi” yapmıyor.
Sonuç olarak web sitelerini oluştururken arama motorlarının anlayabileceği, onların dilinden konuşan web siteleri yapmak zorundayız. İşte bu sebeple ben SEO Nedir? Sorusuna; “SEO Googleca Konuşabilmektir” .diye cevap veriyorum.
Web siteniz Google’ın dili olan Googleca’yı bilirse onunla iletişimi çok daha sağlıklı ve sağlam olacaktır. Googleca konuşamayan bir web sitesi Google arama motoruna ne kendini anlatabilir, ne de onun sorularına cevap verebilir.
Bir işletme olan ve en değerli şeyi zaman olan Google’ın yazılımda olsa işçileri, Googlebot’lar ise asla sizinle zaman kaybetmez ve diğer sitelere geçerek işini yapmaya devam eder.
Arama Motorlarının İş Modeli
Yukarıda belirttiğim gibi arama motorlarının iş modeli büyüme odaklıdır ve eğer büyümelerine katkı sağlamıyorsanız onlar için önemli değilsiniz.
Google dostu web siteleri Google’ın geçmişini bugününü ve gelecek için planlarını bilerek hazırlanan web siteleridir. Bu tarz sitelerin ön yüzleri ve içerikleri kullanıcılar için hazırlanırken, arka planı Google için optimize edilmiştir. Googlebotlar tarafından anlaşılır sitelerdir.
Kendinizi Google’ın yerine koyarak empati yapın ve şu soruya cevap verin. Kullanıcılara fayda ve güven sağlamayan web sitelerini dizininize ekleyip arama sonuçlarında kullanıcılarınıza gösterir miydiniz?
Yapay Zeka ve Makine Öğrenimi
Google’ın yapay zekası halen öğrenmeye devam ediyor ve bence ilerideki asıl amaç hangi cihazdan olursa olsun kullanıcıların arama sorgularına yazılı veya sözlü direkt cevap verebilmek. Bunu insancıl bir şekilde sağlayabilirse onu yapay zekadan çıkarıp bizden biri olarak görebileceğiz yani sahipleneceğiz.
Bunu göz önüne alarak Google güncellemelerini ve sürüm notlarını takip etmeli ve SEO çalışmalarında geleceği düşünerek ilerlemelisiniz.
Özet olarak dünü, bugünü bilip geleceğe yönelik hazırlıklar ile Holistic SEO (Bütünsel SEO) çalışmaları yapmalısınız. Bu şekilde ilerlemeniz durumunda gelecekteki Google güncellemelerinin tümünden olumlu bir fayda görebileceğinizden emin olabilirsiniz.
EAT (Uzmanlık, Otorite, Güven)
EAT (Expertise, Authoritativeness ve Trustworthiness) kelimelerinin baş harflerinden oluşmuş bir SEO terimidir. Türkçe açılımı Uzmanlık, Otorite ve Güvendir. Belli kategorilerdeki sitelerde Google oldukça katıdır ve kullanıcılarına doğru bilgiyi vermeyi hedefler.
Özellikle sağlık ve finans sektörü bu kategorilerin başında gelir. Eğer bu kategorilerde bir web siteniz varsa mutlaka farklı sinyaller ile uzmanlığınızı Google’a kanıtlamaya çalışmalısınız.
Baş ağrısı ile ilgili hazırlanmış bir içeriğin yazarının benim olmamla bir doktorun olması çok şey değiştirmektedir. İçerik tamamen aynı olsa bile, Google içeriğin yayınlandığı siteye ve yazara bakarak, benim hakkımda Ekrem Karataş sen SEO uzmanısın sen bu konuda otorite değilsin diyebilecek bilgiye sahiptir. Diğer yandan aynı içeriğin yazarı doktorsa ona pozitif torpil geçecektir.
Bağlantılar (Backlink – Inlink)
Günümüzde SEO sektörünün ucundan kıyısından geçen herkes bağlantıların arama motorlarında yükselmek için ne kadar önemli olduğunu bilir. Bu sebeple SEO çalışmalarının belli bir bölümü sadece backlink dediğimiz başka sitelerden bağlantı alma üzerine kuruludur.
Fakat dış bağlantılar kadar önemli olan diğer şeyde iç bağlantılardır. Sitenizde çok fazla trafik alan sayfalarınızdan daha az trafik alan sayfalara iç bağlantılar vererek Googlebot’a yol göstererek, botun sitenizde rahatça gezmesini sağlayabilirsiniz.
Diğer yandan birbirini tamamlayıcı içeriklere sahip sayfalarınız arasında vereceğiniz iç bağlantılar sayesinde kullanıcılarınızın sitenizde daha fazla zaman geçirip, daha fazla sayfa dolaşmasını da sağlamış olursunuz.
İndexlenebilirlik (Dizine Eklenebilme)
Bu aslında teknik bir durumdur. Web sitesi botları sitenize gelir ve sitenizi tarayarak yollarına devam ederler. Bir arama motoru botu web sitenize geldiğinde mutlaka onu iyi karşılamalı, ona yol göstermeli ve onu üzmemelisiniz. Bu sebeple iyi hazırlanmış bir Robots.txt dosyanız olduğundan emin olun. Sayfalarınızda HTML ve özellikle JavaScript hatalarının olmadığından emin olun.
404 veya 500x hatalarını belli aralıklarla kontrol edin ve varsa düzeltin. Peki neden?
Google, botlarını tarama bütçesi dediğimiz bir bütçeleme ile çalıştırır. Yani Google botlar her sitede aynı sürede kalmaz veya her siteyi aynı süre içinde yeniden ziyaret etmez.
Anlık güncellenen bir haber sitesini ziyareti ile ayda bir blog yazısı eklenen bir web sitesini ziyareti aynı olamaz. Bot sitenize geldiğinde kalacağı süre kısıtlı olduğundan mutlaka sizin için önemli olan sayfaları dolaşabilmesini sağlamalısınız. Gerekirse önemsiz sayfalarınızı silebilirsiniz.
404 hatası veren sayfalar ise kapının kapalı olduğu anlamına gelir ve siz evde olduğunuz halde misafirinize kapıyı açmıyorsunuz… Ne kadar ayıp düşünsenize o misafir bir daha size gelir mi?
Özet olarak Google bir işletme ve sizin web sitenizi taramak için, bir iş gücü, zaman ve enerji harcıyor. Sizden alacağı içerikleri kullanıcılarına satamazsa siz Google’ın gözünde kötü bir tedarikçi olursunuz.
Diğer yandan Google bir işletme ve kendi kullanıcılarına aramaları sonucunda sizi öneriyor. Yani aslında size kefil oluyor. Eğer Google kullanıcısını memnun edemezsen ne olacağını sanıyorsun? Bir daha sizi önermeyecek ve size kefil olmayacak. Web sitenizi kullanıcılarına göstermeye devam edecektir ama kaçıncı sırada veya kaçıncı sayfada…
Şema (Schema) İşaretlemeleri
Şemalar sitenizin Googleca konuşmasında en büyük yardımcılarınızdan biridir. Mutlaka web sitenizde şemalardan yararlanmaya çalışın. Şemaların sizi her zaman üst sıralarda çıkaracak diye bir garantisi olmasa bile emin olun büyük rakipleriniz karşısında savaşabilmenize fayda sağlayacaktır.
Taze Bilgiler
Bazı sorgular sürekli güncel bilgileri içermelidir. Örneğin dolar kaç TL, bugün hava nasıl gibi günlük anlık olabileceği gibi, 2022 yılı tatil günleri gibi daha uzun dönemi kapsayan sorgular. Bu tarz arama sonuçlarından pay sahibi olabilmek için içeriklerinizi olabildiğince taze tutmalısınız.
Günümüzde gazete sitelerinin karşısında pek şansınız olmasa bile kişisel düşüncem Google’ında bu gazete sitelerinden sıkıldığı yönünde. Gönül ister ki bir sabah kalkalım ve haber sitelerinin tüm sonuçlarının Google’da haber sekmesi altına alınmış.
Tabiki bu Google için büyük bir reklam geliri kaybı olacağından, kar amacı olan bir işletme olarak bunu asla yapmaz ve bunu sanki bizim için yapmıyormuş gibi gösterecek bir açıklama ile lanse eder.
Sürekli Güncel Olmak
SEO asla durağan ve bir kez yapılıp biten bir iş değildir. Biz dursak bile arama motorları asla durmuyor. Makine öğrenimi sürekli yeni şeyler öğreniyor, Google mühendisleri sürekli arka kapıları kapatmaya çalışıyor ve buna benzer bir sürü etken birleşince SEO’da durmak kaybetmekle eşit anlama geliyor.
SEO’nun 3. Patronu arama motorlarını mutlaka takip edin ve onun güncellemelerini, ilerlemelerini, hedeflerini anlamaya çalışarak web sitelerinizi bu yönde güncellemeye çalışın.
Son olarak işin özü; işinizi, rakiplerinizi, elinizdeki imkanları (yapıp yapamayacaklarınızı) iyice planlayın, web sitenizi kullanıcılarınız için tasarlayıp, arama motorları için optimize edin.
Dünyada oyunun kurallarını belirleyen Google, yani top onun ve isterse oynatır istemezse oynatmaz. Google bir işletme ve tüm amacı bir önceki seneden daha fazla büyümek, daha fazla para kazanmak ve rakiplerinin daha fazla önüne geçebilmek. Yani bizimle dost olmak zorunda değil biz onunla dost olmak zorundayız. Çevrimiçi dünyada işler tanıdık ile yürümüyor ve olaylara bütünsel (Holistic) olarak bakmak artık bir zorunluluk.
SEO’nun 3 patronu makalemde 3. Patron arama motorlarını da anlatarak makalemi bitiriyorum. Aslında biraz daha derinlere inersek yazacak birçok şey daha çıkacaktır.
Umarım sizin için faydalı bir içerik olmuştur. Bir sonraki yazımda görüşmek dileğiyle…
Bu makale Ekrem KARATAŞ tarafından 6 Aralık 2021 tarihinde kaleme alınmıştır…